Uyku apnesi, aslında bir çok kişinin farkında olmadan sahip olduğu ciddi uyku sorunlarından birisi. Kısaca özetlemek gerekirse uyku sırasında uyku esnasında soluk alıp vermenin kısa süreli olarak duraksaması.
Table of Contents
Uyku apnesi hastalık olarak ele alınmadığı ve hakkında çok fazla bilgi sahibi olunmadığı için genellikle hastalar tarafından ciddiye alınıp muayene olma gereği duyulmuyor. Bu da oldukça sinsi bir şekilde ilerleyen hastalık sonucunda İktidarsızlık, felç, kalp krizi ve ani ölümlere kadar varan ciddi sorunlara neden olabiliyor.
Belirtilerin önemli bir kısmı hastanın kendisi tarafından anlaşılabilecek türden şeyler değil. Bu yüzden bunun için uyku esnasında size çok daha yakın olan kişilerin görüşlerini ve söylediklerini kulak arkası etmeden dinlemekte yarar var. Eğer şu belirtilerden bazıları sizde de varsa uyku apnesine yakalanmış olabilirsiniz.
Bu belirtilerden bazıları varsa ve uyku esnasında nasıl davrandığınızı tam olarak kestiremiyorsanız, bir yakınınızdan kontrol için yardım isteyebilir ya da uyku boyunca kendinizi videoya çekerek basit bir kontrol yapabilirsiniz.
Bir kişiye uyku apnesi teşhisi konabilmesi için öncelikle uzman bir doktor tarafından muayene gerekmektedir. Muayene ardından doktor onay verirse hasta üzerinde uyku laboratuarında poligrafik tetkik denilen bir dizi testin yapılması gerekir. Test hastanın uyuduğu bir esnada yapılır ve testin sonunda tedaviye ihtiyaç duyulup duyulmadığına karar verilir.
Testler sonucunda uyku apnesi olduğu tespit edilirse vakit geçirmeden tedaviye başlanır.
Uyku apnesi tedavisi için öncelikle cerrahi olmayan yöntemler tercih edilir. Bunun için en sık kullanılan ve oldukça etkin bir çözüm olan CPAP cihazı hastalara reçete edilerek, hastaların uyku esnasında kullanmaları önerilir. Cihaz uyku sırasında sürekli olarak burundan basınçlı hava üfleyerek hava akımı sağlar ve böylece soluk alış verişi sorunsuz şekilde tüm uyku boyunca gerçekleştirilebilir.
Eğer CPAP cihazı yeterli gelmemişse ya da hasta cihaza uyum sağlayamamışsa cerrahi yöntemlere başvurulabilir. Ancak çoğu zaman çok ağır bir vaka söz konusu değilse hekimlerin ameliyat yanlısı olmadıkları bilinen bir gerçektir.