Yazı İçeriği
Yoğun bakım sürecinin çok kötü geçtiğini dile getiren Urhan, şöyle konuştu:”Ailenizden ayrısınız, bunun vermiş olduğu bir üzüntü var, onu çok yoğun yaşıyorsunuz. Belirtiler sizin kötüye gittiğinizi gösteriyor. Bunları yaşamak çok kötüydü. Her an ölüm korkusunu yaşıyorsunuz. ‘Acaba düzelir miyim?’ sorusuna yanıt bulamıyorsunuz. Salgının ilk zamanlarında yurt dışında yolda düşen, yerde yatan vakalar gördük. İnsanlar ayağa kalkamıyorlardı. İşte onların hepsini ben yaşadım. Yere düştüm, ayağa kalkamadım. Nefes alamadım, konuşamadım. Yazarak iletişim kurmak istiyorsunuz ama elleriniz tutmadığı için bunu da yapamadım. Sonuçta aylar sonra bu savaştan galip geldim, mesleğime döndüm. Bunun mutluluğunu yaşıyorum.”Çoğu zaman işe dönemeyeceğini, ayağa kalkamayacağını ve nefes alamayacağını düşündüğünü anlatan Urhan, çalışmaya başladığına hala inanamadığını aktardı.Urhan, “Çünkü bir daha nefes alamayacağımı düşünüyordum. Hastanede ‘acaba tekrar o minik ellere dokunabilecek miyim’ diye her gün bunu düşündüm. Çok şükür bugün buradayım. 222 gün çok kötü geçti. Yaşamıyor gibiydim. Beni yaşama bağlayan çocuklarımdı.” değerlendirmesinde bulundu.